Aldırış etmeden karşısında oturdum ve "İçmeseniz olmaz mı?" dedim. İki dakika kadar sigarasını içerken bana baktı ve "Sana soracak değilim!" dedi. Neden bana kızgındı ne için böyle asabiydi bilmiyorum. Yalnız kalmak için can atıyordu ve orada olmam onu çok rahatsız etmişti. Daha fazla eziyet etmek istemediğim için kalktım, fotoğrafını çektim sesini çıkarmadı. "İyi akşamlar madam" dediğim de "Sana da evlat, ama bil ki sen kimseyi çok sevme" dedi, ilk kez sesi yumuşak çıktı. Yüz buldum diye yanaşmak istemedim kafamı sallayıp arkadaşlarımın yanına döndüm. Parmağındaki yüzük aklıma geldiğinde çok sevme bu öğüt çok ilginç geldi...